Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AB üyeliğinin “Türkiye için stratejik hedef olmayı sürdürdüğünü söyledi.
Ankara’ya gelen Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile görüştükten sonra düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Erdoğan, “Sayın Başkan ve heyetiyle görüşmelerimizin öncelikli gündemi aramızdaki ilişkileri canlandırmak için atılabilecek ortak adımlardı” dedi.
Türkiye’nin AB ile işbirliğini kazan-kazan formülü ve karşılıklı saygı temelinde ilerletebileceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünkü istişarelerde Suriye sahasındaki son gelişmelerin detaylıca ele alındığını belirterek, “Suriye’nin egemenliği ile toprak bütünlüğünün muhafazası başta olmak üzere katılımcı bir idarenin tesisi noktasında hemfikir olduğumuzu gördüm” diye konuştu.
Bitap düşmüş bir Suriye’nin, komşularının, dost ve kardeş ülkelerin, AB ile uluslararası kuruluşların güçlü desteğiyle ayağa kalkması gerektiğini söyleyen Erdoğan, iş savaş sırasında Suriye halkına yeterli desteği vermeyen uluslararası toplumun artık bunu telafi etmesinin mümkün olduğunu belirtti.
DEAŞ ve PKK’ya yer yok…”
Türkiye’nin Suriyeli kardeşlerinin yanında olmaya devam edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin DEAŞ ve PKK terör örgütlerini sahada bozguna uğratan tek ülkedir, yegâne NATO müttefiki” olduğunu” belirtti.
Suriye’nin geleceğinde DEAŞ ve PKK ve türevlerine yer olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “13 yıllık insanî buhran ve çatışma döneminde AB ile birçok projeyi hayata geçirdik. Birliğin, ülkemizin yükünü hafifletmek amacıyla sağladığı desteği, gönüllü geri dönüşleri kolaylaştırmak için çeşitlendirmesini bekliyoruz” dedi.
Erdoğan, görüşmede, Gazze’ye insanî yardımların ulaştırılması ve kalıcı ateşkesin sağlanmasının önemine dikkat çektiğini belirterek, Avrupalı dostlarımızın, Netanyahu hükûmetine baskı yapmaları gerektiğini vurguladım. Ukrayna’da gecikmeksizin adil ve istikrarlı barışın sağlanmasına yönelik tespit ve görüşlerimizi paylaştım” diye ekledi.
Türkiye ve AB arasında her zamankinden daha güçlü ve kurumsallaşmış bir ilişkiye ihtiyaç olduğunu bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AB zirvesinde, ilişkilerdeki tüm kısıtlamaları kaldıracak, askıya alınan yüksek düzeyli diyalogları canlandıracak, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi beklentisine cevap verecek ve vize serbestisi sağlanana dek vize süreçlerini hızlandıracak kararlar alınmasını temenni ettiğini” dile getirdi.
Von der Leyen
AB Komisyonu Başkanı von der Leyen de Suriye’de Beşar Esad rejiminin yıkılışının, Suriye halkı için yeni bir ümit vadettiğini, ancak bunun da beraberinde getirdiği riskler olduğunu söyledi.
Von der Leyen, “Sahada son derece kırılgan ve değişken bir durum var. (…) Suriye halkının barışçıl bir geçiş dönemine ihtiyacı var. Bu geçiş dönemi toprak bütünlüğünü ve egemenliğini koruyacak bir geçiş dönemi. Aynı zamanda, devlet kurumlarını koruyacak bir dönem olmalı” diye konuştu.
AB Komisyonu Başkanı, millî birliğe saygı duyulması ve azınlıkların da korunması gerektiğine dikkati çekti ve AB’nin bu süreçte atacağı adımlara değinerek en üst seviyedeki diplomatın Şam’a geri döneceğini duyurdu.
Von der Leyen, Suriye’nin bir an önce ayağa kalkması ve temel hizmetlerin yanı sıra elektrik ve su gibi hizmetlerin sağlanması için çalışmaların sürdürülmesi gerektiğini kaydetti.
“160 milyon avro…”
Von der Leyen, insani yardım için hava köprüsü kurulduğuna ve ilk teslimatın bu hafta içerisinde yapılacağına işaret ederek, “Bu yıl, insani yardımlarımızı 160 milyon avroya çıkardık” dedi.
Von der Leyen, AB’nin 2011’den bu yana yıllık olarak düzenlenen Suriye konferanslarında 33 milyar avrodan fazla katkıda bulunduğun u belirtti ve (…) bu desteği tabii ki yeni bir odakla gerçekleştirmeliyiz. Yeniden yapılanmaya odaklanmalıyız ve bu tabii ki adım adım uygulanacak bir yaklaşım olmalı. Bütün bunları yaparken aynı zamanda müeyyidelerin kaldırılmasından da bahsetmeliyiz. Ancak tabii ki gerçek anlamda barışçıl bir geçiş dönemi yaşanırsa bu mümkün olabilecektir” diye konuştu.
Von der Leyen, mültecilerin geri dönüşlerinin “gönüllü, güvenli ve onurlu” bir şekilde olması gerektiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti: “Türkiye’nin bölgeye istikrar gelmesi için çok önemli bir rolü var. Terörizme karşı birlikte çok dikkatli olmalıyız. Özellikle de Doğu Suriye’de DEAŞ’ın yeniden canlanması riski var. Bunun olmasına izin veremeyiz. Türkiye’nin de meşru güvenlik endişelerine mutlaka cevap verilmesi ve bunların karşılanması gerekiyor. Aynı zamanda, tüm Suriyelilerin bütün azınlıklar dâhil olmak üzere güvende olmasını sağlamak gerekiyor.”
“Aramızdaki ticaret 206 milyar avroya ulaştı”
Von der Leyen, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Türkiye-AB ilişkilerini değerlendirme fırsatı bulduğunu söyleyerek, bu ilişkinin karmaşık olduğu kadar zengin ve ileriye doğru devam ettiğine dikkati çekti.
Bu sebeplerle ikinci görev süresinin başında ziyaretinin ilkini Ankara’ya düzenlediğini hatırlatan von der Leyen, ekonomik ilişkilerin her zamankinden daha güçlü olduğunu dile getirdi.
Von der Leyen, “Aramızdaki ticaret 206 milyar avroya ulaştı ve bu bir rekor oldu. Avrupa Birliği Türkiye’nin en büyük ticaret ve yatırım ortağıdır” diyerek, niyetinin bunu daha da ileriye taşımak ve güçlendirmek olduğunu kaydetti.
Türkiye ile ekonomi konusunda üst düzey diyalog mekanizması başlatılacağını duyuran von der Leyen, AB Yatırım Bankasının Türkiye’de yeniden angaje olması için çalışmaların başlatılacağını anlattı.
Von der Leyen, Türkiye ile güncellenmiş bir gümrük birliği müzakereleri başlatmayı büyük bir istekle beklediğini belirtti ve Rusya’ya karşı uygulanan yaptırımların devre dışı bırakılmasıyla ilgili konuların değerlendirildiğini de aktardı.
“10 milyar avro…”
AB Komisyonu başkanı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile ilgili de Birleşmiş Milletler çerçevesinde müzakerelerin devam ettirilmesi gerektiğini söyledi.
Von der Leyen, Türkiye’nin yıllardır milyonlarca sığınmacıya ev sahipliği yapmasına ilişkin olarak, AB’nin 2011’den bu yana 10 milyar avroyu sığınmacıları ve ev sahibi toplumun desteklenmesi için sağladığını kaydetti.
.Bu çerçevede, ilâve bir milyar avronun 2024 için tahsis edildiğini anlatan von de Leyen, bu miktarın başka şeylerin yanı sıra sığınmacıların sağlık sistemini ve eğitim çalışmalarını ve aynı zamanda Suriyelilerin gönüllü dönüşü de destekleyeceği ifade etti.
Görüşmede Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü ve Büyükelçi Hasan Doğan, Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç da hazır bulundu.Kaynak;Ajans Bizim
News
Genel
Genel
Genel
Genel
Genel
Genel
GENEL
