34,9474$% -0.02
36,7312€% 0
44,3561£% 0.53
2.979,23%0,14
4.825,00%-0,84
34,9474$% -0.02
36,7312€% 0
44,3561£% 0.53
2.979,23%0,14
4.825,00%-0,84
Sahra Haber-Gündem
25 yıldır zarif ve özel tasarım mücevheri pırlanta aşıkları ile buluşturan DEADİA Mücevher, İzmir Kemeraltı’da 7.ci yılın’da Hizmet vermeye devam ediyor..
Yılbaşı, Sevgililer Günü, Anneler Günü gibi özel günler için özgün mücevher tasarımları yapan DEADİA eşsiz mücevher tasarımlarını özel sipariş’lerle hizmet veriyor.
Deadia Sanatevi Mağaza İşletme imtiyaz Sahibi;Saadet Daşdeler sözlerine şöyle devam etti.Kendi ayakları üzerinde duran bir kadın, tasarımcı ve iki çocuk sahibi bir anneyim. Memleketim olan Kapadokya’da 10 yılıdır takı sektörünün içerisinde aktif rol aldıktan sonra, son 5 yıldır da Kızlarağası Hanı’nda ki DEADİA Sanatevi adlı mağazamı işletmekteyim. Mağaza ismini DEADİA Sanatevi olarak adlandırmamın sebebi: Roma mitolojisinde diriliş ve yükseliş tanrıçası anlamına gelip 35 yaşında başladığım kariyer serüveninde basamak basamak güvenli attığım adımlarla yükselişimi sembolize etmesidir.
Şuana kadar tasarlayıp, satışa sunduğum koleksiyonlarımın hepsi hayatımda yaşadığım tecrübelerimin bir bölümünü simgeliyor. Doğal Taşın Büyüsü olarak isimlendirdiğim ilk tasarımlarımda taşların ışıltısından ve şifasal özelliklerinden etkilendim. Aynı dönemde geçirdiğim Tiroid kanserine çare ararken, kullandığım her doğal taşın etkilerinin birbiri arasındaki uyumu, oluşturduğum koleksiyon parçalarında en önemsediğim unsur olmuştur.
karatlı doğal taşlarla çalışmak, o taşlara dokunup verdiği enerjiyi hissetmek ve onları birer tasarıma dönüştürmek… Bunlar beni sadece ruhen değil; fiziksel olarak da iyileştirdi. Mitolojik figürlere önem verdiğim bir diğer koleksiyonumu da Kapadokya’dan İzmir’e yolculuğum olarak adlandırabilirim. Hepimizin hayatta bir kerede olsa yaşadığı o gri ruh hali, bilinmezlik süreci . Mitolojinin kendi içerisinde barındırdığı gizem, ihtişam ve keşfediliş süreci… ‘Geçmişin Gizemi’ koleksiyonumu bu benzerlikle günümüze harmanlayarak tasarladım.
Peki bunlar benim ruhumu dizginlemeye yetti mi? Hayır. Tasarım dediğimiz o sonsuz sınırsızlık yelpazesine pırlanta ve elmas ekleme zamanı gelmişti. Osmanlı teması işlediğim koleksiyonumda doğal taşları elmas ve pırlantalarla birleştirip modern ve geleneksel tasarımları harmanladım. Özellikle Osmanlı Döneminde ki zarafeti, kudreti ve görkemi esas alarak tamamladığım tasarımlarım da mikro teknik kullanılarak üretilen Minyatür Sanatıyla ürünlerimi şekillendirdim. Hayal edip, uğuruna emekve zaman harcayıp çabaladıktan sonra yapamaz veya yapılamaz olarak düşünülen hedeflerin mümkün olduğunu siz değerli okurlara anlatmak isterim. Ben hayal ettiğim onlarca hedefimi gerçekleştirmiş güçlü bir kadınım. Yaşadığım anılarımı, olumlu veya olumsuz tecrübelimi aktararak icra ettiğim bu sanatta yakaladım umudu. Gelin sizlerinde tecrübelerinizi beraber şekillendirelim. Emek emek işlediğim bu sanatta tüm tasarım yaşanmışlıklarıyla sizlerin keşfini bekliyor.
Türkiye’nin uydusu Göktürk-2 uzayda 10. yılını doldurdu