DOLAR

34,2799$% 0.32

EURO

37,5062% -0.18

STERLİN

44,8829£% -0.05

GRAM ALTIN

2.887,48%0,64

ÇEYREK ALTIN

4.912,00%0,38

DOLAR

34,2799$% 0.32

EURO

37,5062% -0.18

STERLİN

44,8829£% -0.05

GRAM ALTIN

2.887,48%0,64

ÇEYREK ALTIN

4.912,00%0,38

a

İzmir Ticaret Odasın’da düzenlenen TSE-Sektör Buluşmaları

Sahra Haber-Gündem

İzmir Ticaret odası Başkanı S.n Mahmut Özgener ev sahiplinde düzenlenen TSE-Sektör Buluşmaları’nda resmi kurum, üniversite, sivil toplum kuruluşu ve iş dünyası temsilcileri bir araya geldi.

Toplantıya, İzmir Valisi Süleyman Elban, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ercan Korkmaz, EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, İzmir İş Dünyası temsilcileri, TSE Başkanı Mahmut Sami Şahin katılım gösterdi.

Başkan Özgener konuşmasına şöyle devam etti.

Dünyada üretim ve ticaretin dönüştüğü bir dönemden geçiyoruz.  Bu dönüşüm, tüm kurum ve kuruluşların üretim yaklaşımlarını ve yönetim politikalarını yeni duruma göre biçimlendirmelerini zorunlu kılıyor. Bu noktada, küresel standartlara uyum ve uluslararası normları yakalama konusunda TSE’nin öncülüğünü önemsiyoruz.

Küresel standartlar yeniden belirlenirken bizlerin de iş dünyası olarak bu süreçte aktif görev alması gerektiğine inanıyorum. Aynı zamanda, ülkemizdeki üretim altyapısını da yeni standartlara göre tasarlamakta üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmemiz gerekiyor.

Çok sektörlü yapısı ve gelişmiş sanayi ağıyla, dünyanın dört bir yanına ihracat yapan güçlü bir ekonomiye sahip olan İzmirimizin bu dönüşüm sürecinde öncü rol oynamasını sağlamak da bizlerin bu çabasıyla mümkün olacaktır.

İş dünyası olarak; üretimde kalitenin sağlanması ve sektörel rekabet gücünün artırılmasına zemin oluşturan belgelendirme ve test çalışmalarının kentimizde akredite laboratuvarlar tarafından yapılması üreticilerimiz açısından zamandan ve maliyetten tasarruf sağlayacaktır.

Bu doğrultuda, İzmir Ekonomi Üniversitemiz yürütücülüğünde, Odamız ve İzmir Bilimpark A.Ş. ortaklığında hayata geçirilen Teknotest Laboratuvarımızın, Elektrik/Elektronik, Otomotiv, Makine, Aydınlatma, Medikal gibi pek çok farklı sektöre hizmet veriyor.

Buna ek olarak; yeni gelişen ileri teknolojiler başta olmak üzere gıda, kimya, madencilik, kuyumculuk gibi ihtiyaç duyulan sektörlerde hizmet verebilecek bir test merkezi kurulmasının faydalı olacağını düşünüyoruz.

Çok sektörlü yapısı ve gelişmiş sanayi ağıyla, dünyanın dört bir yanına ihracat yapan güçlü bir ekonomiye sahip olan İzmirimizin bu dönüşüm sürecinde öncü rol oynamasını sağlamak da bizlerin bu çabasıyla mümkün olacaktır.

İş dünyası olarak; üretimde kalitenin sağlanması ve sektörel rekabet gücünün artırılmasına zemin oluşturan belgelendirme ve test çalışmalarının kentimizde akredite laboratuvarlar tarafından yapılması üreticilerimiz açısından zamandan ve maliyetten tasarruf sağlayacaktır.

Bu doğrultuda, İzmir Ekonomi Üniversitemiz yürütücülüğünde, Odamız ve İzmir Bilimpark A.Ş. ortaklığında hayata geçirilen Teknotest Laboratuvarımızın, Elektrik/Elektronik, Otomotiv, Makine, Aydınlatma, Medikal gibi pek çok farklı sektöre hizmet veriyor.

İzmir Valisi Süleyman konuşmasında sözlerine şöyle devam etti. 

İzmir’in yeni Valisi Süleyman Elban ise makam dışında görevinin ilk toplantısına İZTO’da katıldığını belirtti. Elban açıklamalarının devamında, “Valilik olarak vatandaşa sunduğumuz hizmetin standardının yükselmesi için elimizden geleni yapacağız. Göreve başladığımızdan bugüne kadar şehrimiz hakkında bilgi almaya çalışıyoruz. İzmir Ege’nin incisi. Farklı bir duruşu olan ve farklı bir potansiyeli var. Sanayi, ticaret ve tarım potansiyeli olduğunu ilk elden tespit ettiğimi söyleyebilirim. Bulunduğu noktadan daha iyi noktalara gelmesi için var gücümüzle çalışacağız. Müşteri memnuniyeti olması çok önemli. Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki. Dünyanın her tür ürünü tüketicinin bilinç düzeyi ile rahatlıkla denetleme ve değerlendirme şansına sahip. Sadece kendi ülkemizdeki standartlar değil aynı zamanda potansiyelimiz, dünyada standartları ürünü üretirsek ancak rekabet edebiliriz. TSE standartlarını tutturmak ancak Dünya standartlarını hedeflemek zorundayız. Artık klasik sistemlerle rekabet yapmak ve ayakta durma şansı kalmadı. Yeni üretim ve yeni yaşam biçimlerine geçmek zorundayız hem kaliteli hem ucuz hem de zamanında üretmek ve nihai tüketiciye ulaştırmak zorundayız. İhracatı artırmak için ürün standartımız, kullandığımız teknolojiyi ve katma değeri yüksek bir standarta ulaşmak zorundayız. İzmir’in geçen seneki ihracat miktarı yeterli değil. Her yatırımda katma değerli yatırımlara yatırım yapmak zorundayız. Üretim yapılacak yerlerin temini ruhsat ve iznini kolaylaştırıcı olmak zorunda. Keyfi tutumlar, pazara girişi geciktiriyor. Önümüzdeki günlerde iş dünyasıyla birlikte beraber çalışmak ve netice elde etmek arzusundayız. İzmir’in potansiyelini de görerek amaca hizmet noktasında katkı olacağını düşünüyorum” dedi. 

BAŞKAN ŞAHİN: BİZ MİLLİ VE KÖKLÜ KURUMUZ

TSE Başkanı; Mahmut Sami Şahin konuşmasında şu sözlere değindi..“Türk Standardları Enstitüsü, kuruluşundan itibaren Ülkemizin rekabet gücünü artırmak, ulusal ve uluslararası düzeyde ticaretini kolaylaştırmak ve toplumun yaşam düzeyini yükseltmek amacıyla, standardizasyon ve uygunluk değerlendirme faaliyetlerini tarafsız, bağımsız, etkin ve güvenilir bir şekilde sürdürmektedir. Enstitümüzün sanayimizin gelişmesine yönelik hizmetleri, çeşitlilik arz etmekle birlikte en temel faaliyeti standardizasyon çalışmalarındaki koordinasyon rolüdür. TSE, ülkemiz sanayisinin gelişmesine yönelik faaliyetleri ile piyasayı dengelemesinin yanında, güncel ihtiyaçlara karşılık hazırlanan standartlarla ürün ve hizmetlerin şartlarının belirlenmesinde, ekonomimiz için stratejik öneme haiz milli ve köklü bir kurumdur” dedi.

Ülkenin küresel pazarda güçlü olabilmek için bölgesel ve uluslararası standardizasyon kuruluşlarında etkin olarak yer almak gerektiğini ifade eden Şahin, “Enstitümüz, İslam Ülkeleri Standardizasyon ve Metroloji Enstitüsünün kurulmasına öncülük etmiş, Türki Cumhuriyetlerde standardizasyon teşkilatlarının tek çatı altında toplanmasını sağlamış, dünyanın birçok ülkesindeki kuruluşlarla kurduğu güçlü iş ilişkileriyle, sanayicilerimizin yaşayabileceği olası teknik engelleri bertaraf etmiştir. Diğer yandan ise, kamunun ve iş dünyasının, uygunluk değerlendirme alanında ihtiyaç duyduğu tüm sertifikasyon, belgelendirme, muayene-gözetim ve test hizmetlerini gerçekleştirmektedir. Ülkemizin küresel pazarda güçlü olabilmesinin anahtarı, bölgesel ve uluslararası standardizasyon kuruluşlarında etkin olarak yer alabilmesinden geçmektedir. Asli görevimiz olan standardizasyon çalışmalarında; Türkiye’nin sadece standartlara uyum sağlayan bir ülke değil, standartları belirleyen ülke konumuna gelmesi yönünde, adımlar atmakta ve hedeflerimizi bu yönde belirlemekteyiz. Bu önemli hedeflere ancak paydaşlarımızla birlikte ulaşabileceğimiz gerçeğinin bilincinde olarak, sizlere birlikte hareket etme çağrımızı da bu vesile ile ifade etmek isterim. Türk Standartları Enstitüsü olarak, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın hedef olarak belirlediği  ‘yüksek katma değerli üretim’, ‘sanayide verimlilik artışı ve ‘dijital dönüşüm’  alanlarında standardizasyon ve uygunluk değerlendirme hizmetleri ile yenilikçi mal ya da hizmetlerin üretilmesine zemin hazırlıyoruz. İş dünyamızın ihtiyaçları ve beklentileri doğrultusunda 11 şehrimizde, 17 farklı yerleşkede 23 deney ve 3 kalibrasyon, 184 ihtisas laboratuvarlarıyla ulusal ve uluslararası akreditasyona sahip bir şekilde hizmet sunuyoruz” dedi. 

ÜRÜN GÜVENLİĞİ DENETİMİ GETİRİLDİ

Enstitünün 180 hizmet kalemi ile faaliyetlerini sürdürdüğünü belirten Şahin “Enstitünün geleneksel faaliyet portföyü haricinde, 2015-2023 arası dönem boyunca yeni geliştirilen/kapsamı genişletilen hizmet alanlarında, başta Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı (TANAP), BOTAŞ Kuzey Marmara Doğalgaz Depolama Tesisi, Nükleer Malzeme Onay Kuruluşu, TS EN 50600 standart serisi kapsamında Veri Merkezi Belgelendirilmesi, TS 13741:2017  standardı kapsamında madencilik sektöründe iş sağlığı ve güvenliğinin geliştirilmesi, Helal Turizm Uygunluk Değerlendirme,  TS EN ISO 56002:2021 Yenilikçilik/ İnnovasyon Yönetim Sistemi, Güvenli Yeşil OSB belgelendirmesi gibi projelerde üstlendiği 180 hizmet kalemi ile faaliyetlerini sürdürmektedir.

Türk Standardları Enstitüsü son dönemde genişlettiği sanayi ve üretim odaklı hizmetlerinin yanında ülke ekonomisi, üretimde rekabet ve en önemlisi can ve mal güvenliği için kritik öneme sahip “Ürün Güvenliği” hususunda da hizmetlerini Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı Ürün Güvenliği Denetim faaliyetleri kapsamında geliştirmiştir. İthalat öncesi ve sırası uygunluk değerlendirme ile ülkemize giren ithal ürünlerin, piyasa gözetim ve denetim faaliyetlerindeki katkısı ile ülke pazarında satışa sunulan ürünlerin Ürün Güvenliği kapsamında deney ve muayene hizmetlerinde aktif rol almaktadır. Vatandaşlarımızın Güvenli ürünlere ulaşımı için TSE tarafından geçtiğimiz yıl, ithalat konusunda yaklaşık 45 bin denetim gerçekleştirilmiştir. Bu sayede ithalat denetimleriyle standartlara uygun olmayan 5 bin149 ürünün ülkemize girişi engellenmiştir” şeklinde konuştu.

6 AYDA 50 BİN DENEY RAPORU

Türk Standardları Enstitüsü’nün, Avrupa Yeşil Mutabakatı çerçevesinde yürürlüğe konulacak Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması kapsamında birçok yeni hizmeti devreye aldığını vurgulayan Şahin, “2013 yılından bu yana, kuruluşların hazırladığı emisyon raporlarını bağımsız bir değerlendirmeye tabi tutarak, doğrulama hizmeti veren TSE, ayrıca, sera gazı emisyonlarının hesaplanması konusunda eğitimler düzenleyerek işletmelerin teknik kapasitelerinin artırılmasına yönelik çalışmalar yürütmektedir. İklim değişikliği ve sürdürülebilirlik ile ilgili gerçekçi ve somut planlar sunarak, yenilikçi çözümler ile işletmelerin önünü açmaya yönelik, Sürdürülebilir Dönüşüm Programı başlatmış ve iş dünyamızın bu süreçte ihtiyaç duyabileceği; yeşil OSB sertifikasyonu, çevre etiketi ve atık yönetimi, elektrikli araç ve şarj altyapıları başta olmak her türlü hizmeti vermeye hazır hale gelmiştir.2023 yılı ilk 6 ayında yaklaşık 50 bin deney raporu ve kalibrasyon sertifikası ile üreticilerimizin standartlara uygun ürün üretimi ve Ar-Ge, Ür-Ge yapmalarına katkıda bulunduk. Standartları belirleyen ülke yolundaki adımlarımızın sonucu olarak geçtiğimiz yıl 2 bin 316 standart yayımladık. 20 bin ürün belgesi, 9 bin yönetim sistemi belgesi, 30 bin hizmet yeri belgesi, 20 bin eğitim sertifikası düzenledik” açıklamasını yaptı. 

YURTDIŞINA BAĞIMLILIKTAN KURTULDUK

Hizmet ağının yaygınlaştırıldığını kaydeden Şahin, “Ülkemizin gururu Togg’un Araç Tip Onay Test süreçlerini, prototip aracın hazırlanması, ön testler ile tip testleri, dokümantasyonu ve belgelendirme çalışmalarını yürüttük. Togg başta olmak üzere ülkemizde elektrikli araç şarj ekosisteminin güçlendirilmesi için teknik çalışmaların öncü adımlarından biri olan “Elektrikli Araçlar ve Elektrikli Araç Şarj Sistemleri-Temel Terimler ve Tanımlar” ile “Elektrikli Araç Şarj Üniteleri ve İstasyonları-Kurulum ve Güvenlik Gerekleri” standartlarını yayımladık. Bu standartlar, ülkemizde elektrikli araçlara yönelik ekosistem ile altyapı ve yan sanayinin hızlı bir biçimde oluşumuna katkı sunuyor.Demiryolu araç ve hatlarında tip onay belgelendirmesi bağımsız emniyet değerlendirme kuruluşu yetkisi aldık.Yetkilendirme ile TÜRASAŞ imalatı Milli Elektrikli Tren Setinin Ulusal Yeterlilik Onayını verdik. Bu hizmetimiz ile bu alanda yurt dışına bağımlılıktan kurtulduk.Belgelendirme hizmetlerimiz, ulusal ve uluslararası standartlara göre yürütülmekte olup, Uluslararası belgelendirme kuruluşlarının gözetiminde, TSE tarafından verilen belgeler Avrupa’da ve tüm dünyada tanınmaktadır.Sanayicilerimize ulusal ve uluslararası akreditasyon çerçevesinde faaliyetlerini sürdüren TSE, Ankara Temelli ’de 90 bin metrekarelik alanda inşası devam eden Kalite Kampüsü ile Enstitümüzün kapasitesini daha da büyütecek ve yakın coğrafyadaki kuruluşlara da hizmet sunacaktır.Türkiye’nin kalite üssü olacak kampüs; teknolojik bilginin ülkemize transferi, stratejik sermayenin yurt içinde kalması, ekonomimizin sürdürülebilir bir biçimde güçlenmesi ve insan kaynağının yetkinleştirilmesi gibi kazanımlar sağlayacaktır.Son teknolojilerle donatılmış laboratuvarlarıyla TSE Kalite Kampüsü sayesinde sanayicilerimiz artık her türlü testi ülkemizde yapabilecek ve dışa bağımlılığımız en aza indirilecektir. Verimliliğin ve sürdürülebilir ekonominin lokomotiflerinden biri olacak TSE Kalite Kampüsü, Türkiye sanayisinin gücüne güç katacaktır.Türkiye yüzyılı yolunda; sanayimizi güçlendirecek, toplumsal refahımızı artıracak çalışmalar en temel önceliğimizdir.İş dünyamızın talepleri ve sanayideki gelişmeler doğrultusunda hizmet çeşitliliğimizi artırıyor, hizmet ağımızı da yaygınlaştırıyoruz” dedi.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Deva Partisi Milletvekili Seda Kaya Ösen’den Opera ve Bale tartışmalar Hakkında açıklama

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.